Hayatı
Recaizade Mahmut Ekrem, 1 Mart 1847 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Takvimhane Nazırı olan Recai Efendi, annesi, Mabeyinci Seyfullah Bey’in kızı Rabia Adeviyye Hanım’dır. Çocuk yaşta, babasından Arapça ve Farsça öğrenmiştir. Mekteb-i İrfan’ı bitirdikten sonra Harbiye İdadisine girmiş, fakat mizacının askerliğe uymaması ve sıhhat problemleri yüzünden bu okulu bitirememiştir. Hariciye Nezareti Kalemi’ne girmiş burada Fransızca öğrenmiş; Ayetullah Bey ve Namık Kemal gibi, devrin mühim isimleriyle burada tanışmıştır. 1889 senesinde Sultan Abdülhamid yönetimi tarafından, İtalyan propagandasının engellenmesi adına Trablusgarp’a gönderilen heyette yer almıştır. Memurluk yaşamı süresince Devlet Şurası üyeliği, Galatasaray Sultanisi edebiyat öğretmenliği, Maarif Nazırlığı, Meclis Âyan üyeliği gibi görevlerde bulunmuştur. Recaizade Mahmut Ekrem, Meclis-i Ayan azası iken 31 Ocak Ayı 1914’te Şişli’deki evinde vefat etmiştir, İstanbul Küçüksu Mezarlığı’na defnedilmiştir.
1862 senesinde Hariciye Nezareti Mektubi Kalemi’nde memur olarak işe girdi. İleriki devrelerde detaylı devlet dairelerinde başmuavinlik, Şura-ı Devlet üyeliği, detaylı okullarda öğretmenlik, Evkaf ve Maarif Nazırlığı ve Meclis-i Ayan üyeliği yaptı.
İlk yazısını Namık Kemal öncülüğünde Tasvir-i Efkar gazetesinde sunan Mahmud Ekrem, 1870’lerden sonra kendisini tamamıyla yazılarına vermiştir.
Bir devre Tasvir-i Efkar’ın yönetimine geride bıraktığımız Mahmud Ekrem’in, Muallim Naci ile “Zemzeme- Demdeme tartışması” meşhurdur.
Recaizade Mahmut Ekrem Edebi Kişiliği
Recaizade Mahmut Ekrem, Tanzimat edebiyatı ikinci devreinin en mühim isimleri arasındadır. Öğretmen, devlet adamı, çevirmen, şair, Romancı ve tiyatro yazarıdır.
Kendisi “üstat” olarak anılmıştır.
Fikirleri Tanzimat ardından başlayan “Servetifünun” edebiyatının başlamasına sebep olmuştur.
Namık Kemal Avrupa’ya gidince bir müddet Tasvir-i Efkâr gazetesini yürütmüştür. “
Sanat sanat amacıyladir.” anlayışına bağlı kalmıştır. Ona göre şiir ahlaka(toplumsal konulara) hizmet etmek mecburiyetinde değildir.
Aşk, doğa, ölüm, hüzün konularına yönelen şairin bu kederli Romantizminde ölen çocuklarının (3 çocuğu ölmüştür) da tesiri vardır.
Recaizade’nin dili son derece ağırdır. Divan nazım biçimlerini kullanan şair kimi zaman bu biçimleri kendisine göre değiştirmiştir.
Şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmış, bir ara heceyi de denemiştir.
Araba Sevdası isimli eseri ilk realist Romandır. Eserde mirasyedi şahıslar eleştirilmiştir.
Sanatçı eski-yeni edebiyat tartışmalarının merkezinde yer almıştır.
Divan şiirinin esası olan “göz amacıyla kafiye” anlayışını terk ederek “kulak amacıyla kafiye” anlayışını savunmuş, bu sayede Muallim Naci ve çevresiyle polemiklere girmiştir. Bu konudaki düşünce ve eleştirilerini Zemzeme isimli şiirlerinin ön sözünde ve Takdir-i Elhan isimli eleştirel eserinde açıklamış, Muallim Naci de Demdeme isimli eleştirel eserinde ona karşılık vermiştir.
Yeni Edebiyat konusundaki görüşleri tarafında Galatasaray’dan öğrencisi olan Ahmet İhsan Tokgöz’ü Servet-i Fünun dergisinin başına getirmiş, editörlüğüne de Tevfik Fikret’i geçirmiştir. Böylece kendisi çevresinde toplanan yeni gençlerle Servetifünun’un doğmasına büyük tesiri olmuştur.
Recaizade, edebiyat kuramı ile de uğraşmış, ilk kuramsal bulgular eseri olan Talim-i Edebiyat’ı yazmış, kendisine bu sayede Üstat Ekrem denilmiştir.
Recaizade Mahmut Ekrem’in Eserleri
Roman:
Araba Sevdası (İlk Realist Roman)
Hikâye
Muhsin Bey Yahut Şairliğin Hazin Bir Neticesi
Şemsa
Saime
Tiyatro
Afife Anjelik
Çok Bilen Çok Yanılır
Vuslat Yahut Süreksiz Sevinç
Görev Çağrısı
Atala Yahut Amerikan Vahşileri
Şiir
Nağme-i Seher
Yadigâr-ı Şebab
Zemzeme
Nefrin.
Eleştiri
Takdir-i Elhan, (Zemzeme Ön Sözü)