
Okaliptus
Bazı kültürlerde sıtmayı iyileştiren olarak ifade edilmesiyle sıtma ağacı ve su çekme kapasitesi ile çölkurutan adlarını almıştır. Eterik yağ konusuna sahip olan bitki, besin ve kozmetik başta olmak üzere çoğu sektörde tercih edilir. İçeriğinin varlıklı olması hammadde olarak değişik arayışları da gündeme getirmiştir. Bunun en güzel örneği; arıların okaliptus bitkisinin olduğu yerde ürettiği bal, bitkinin özelliklerini de taşıdığından son devresinin parlayan besinları arasında yer almıştır.
Okaliptus Nedir?
Mersingiller familyasında yer alan, ana vatanı Avustralya olan okaliptus, süratli büyüyen ve yaprak dökmeyen, tıbbi özellikleri sebebi ile süregelen olarak sarfedilen çalı ve uzun ağaç türüdür. Uzun ve iri bedeni ile başka ağaçlara göre büyüme ve ilerleme sürecini değişik kılar ve bin litreye kadar bünyesinde su tutabilir. Mavi ve yeşil renklerden meydana gelen çiçekleriyle birlikte gövdeye sıkı sıkıya bağlı yapraklardan oluşur. Dünya üstünde 600’dan çok çeşidi tespit edilen okaliptusun en çok tanınan ve işlenen türü ‘Eucalyptus globulus’tur.
Okaliptus Yağı Nedir?
Farmasötik, antiseptik, kovucu, tatlandırıcı ve koku gibi çok geniş bir kullanım kısmı tespit edilen, okaliptus ağacının oval şeklindeki yapraklarının damıtılması ile elde edilen sineol yönünden varlıklı esansiyel (uçucu) yağdır.
Okaliptus Nasıl Kullanılır?
Okaliptus çayı, yağı ve besin olarak da ekstraktı çoğunluklu olarak kullanılır. Geniş yelpazede sarfedilen bir hammadde olması sebebiyle okaliptus suyu, tentürü, macunu, kremi ve ağız bakım suyu gibi alternatifleri çoğalmıştır. Sıtma savar olarak oda spreyi formunda da tüketimi süregelenlaşmıştır. Ayrıca, içeriğindeki faktör maddelerin terapötik özelliği ön plana çıktığı amacıyla ilaç hammaddesi olarak çoğu ilaçta bileşen olarak kullanılır.
Okaliptus Yağı Faydaları Nelerdir? Neye İyi Gelir?
Pek çok üründe öksürük, soğuk algınlığı ve burun tıkanıklıkları semptomlarını azaltmak amacıyla bileşen olarak sarfedilen, kas ve mafsal ağrılarını gidermede de sarfedilen okaliptus’un yaprakları antioksidan vazifiyeti gören ve iltihaplanmayı azaltamaya yardımcı olan flavonoidler ve tanenler içerir. Okaliptus’un ve yağının sağlığa dair yararları ve kullanım alanları şunlardır:
Okaliptus soğuk algınlığı semptomlarını hafifletir
Boğaz ağrısı, sinüzit ve bronşiti rahatlatır
Öksürüğü keser
Balgam söktürücü vazifiyeti görür
Diş sağlığını geliştirir
Mantar enfeksiyonları ve cilt yaralarını tedavi eder
Gevşemeyi teşvik ederek sinir ve gerilim aktivitesini azaltır
Uçuğa iyi gelir
Kas ve mafsal ağrılarının tedavisinde kullanılabilir
Ülsere faydalıdır
Kan şekerini düşürmeye yardımcıdır
Okaliptus yağının üst solunum yollarındaki patojenik bakteriler üstünde antibakteriyel tesiri bulunur
Sivrisinekleri uzak tutar
Okaliptus Çayı Nasıl Yapılır?
1-2 çay kaşığı kurutulmuş yaprakları 5-10 dakika suyun içerisinde kaynatarak demlenme zamanı tamamlanır. Demleme prosedürü ardından 1 bardak olarak çay hazır duruma gelir. İçeriğinde tanen gibi acı maddeler içermesi sebebiyle tatlandırmak amacıyla natural tatlandırıcılar eklenebilir. Günde 1-2 bardak tüketilmesi önerilir.
Okaliptus Zararları ve Yan Etkileri Nelerdir?
Okaliptusun yağı, yüksek oranda uçucu yağ içerdiği amacıyla cilt üstünden sürülerek kullanılması önerilir. Ağız yolu ile alındığında zehirlenme riski meydana getirdiği belirtilir. Bununla birlikte, alerjik bünyeye sahip olan kişiler, düşük tansiyonlu kişiler, akciğer hastaları, böbrek ve karaciğer hastalarının doktore danışarak kullanması önerilir. Yağ formunun çocuklara sürülmesi önerilmezken yetişkinlerin tüketiminde gözle temasından kaçınılmalıdır. Çay ve yağ olarak tüketiminde hamileler ya da bebeklerini bebeklerini emziren annelerin kullanmaması tavsiye edilir.
Okaliptus Yağı Ağız Kokusu İçin Nasıl Kullanılır?
Anti-bakteriyel özelliği ile ağız florasında bakterilerin çoğalmasını engeller. Ağız kokusunun ana sebebi ağız içerisinde artan bakterilerdir. Bakterilerin ölümünü gerçekleştiren tesir ağız içi sağlığını destekler.
Okaliptus Yağını Kimler Kullanamaz?
Çocuklar, bebeklerini bebeklerini emziren anneler ve hamilelerin kullanması önerilmez. Kanser tedavisi gören ve süreğen hastalıkları olan bireylerin doktorine danışarak kullanması önemlidir. Ayrıca; ciddi akciğer, böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları olan bireylerin eksper bir doktor tavsiyesi ile tüketmesi gerekir.