Şam fıstığı olarak da biliyor

Sakız ağacı ailesinden olan Antep fıstığı gerçekte bir meyvedir. Kuruyemiş olarak tüketilen sert kabuklu meyve Anadolu’da Şam fıstığı olarak da bilinmekte, üreticisine kazandırdığı amacıyla de yeşil altın ya da altın ağacı olarak adlandırılmaktadır. Meyvenin oluşumu ve gelişimi başka meyvelere göre biraz farklıdır.

Mineral ve vitamin deposu

Mineral ve vitamin tarafından varlıklı olan Antep fıstığı, enerji içeriği yüksek olması nedeniyle helva, baklava ve sütlü tatlılar ile atıştırmalık yiyeceklerde kullanılmaktadır. Sporcular amacıyla tavsiye edilen bir gıda olan Antep fıstığı; protein, yağ ve yağ asitleri ile antioksidan içeriği nedeniyle besleyici sayısal sayısal değeri yüksektir. Antep fıstığının gıda sayısal sayısal değeri fındık, ceviz ve badem gibi sert kabuklu kuruyemişlerle karşılaştırıldığında bu yemiş daha düşük bir yağ ve enerji konusuna sahiptir. Diğerlerine göre lif seviyesi de yüksek bulunduğu amacıyla sindirimi daha basitdır. B1, B6, E ve A vitaminleri ile demir, potasyum, beta-karoten, toplam fitosterol ve lutein değerleri tarafından kabuklu yemişlerde birinci sıradadır. Hem de Antep fıstığının yağı da kozmetik sanayinde kullanılmaktadır.

Günde 50 gr Antep fıstığı öneriliyor

Antep fıstığının kullanımı ile alakalı oluşturulan incelemelerde hastalıklardan korunmaya yardımcı bir gıda olarak ön plana çıkmaktadır. Az miktarda kullanımının dengeli beslenmeye katkısının bulunduğu ve çoğu problemin meydana çıkmasını engellediği belirlenmiştir. Vücudun gereksinimi olan vitamin, mineral ve protein amacıyla günde 50 gram tüketilmesi önerilmektedir.

İçeriğinde amino asitlerin % 2’sini meydana getiren L-arginin arter genişletici özelliğine sahiptir. Damar esnekliğini koruyarak kan akışının artmasını desteklemektedir.
Bitkisel protein nedeniyle antioksidan flavonoidler, doymamış yağ asitleri ve içeriğindeki posa sebebiyle karbonhidrat toleransını iyileştirdiği ve aç olmama kan şekerini dengelediği amacıyla kullanımı şeker hastalarına önerilmektedir. Pirinç ve makarna gibi karbonhidrat kaynaklarına eklenerek tüketildiğinde bedendeki glukoz civarını düşürdüğü belirlenmiştir. Antep fıstığı diyabet tehlikesini düşüren etkenlerden biridir.
Uzun vakit aç olmama duygusunun gerçekleştiren ve yemek ardından kan glikoz konsantrasyonlarının düşmesine tesir eden Antep fıstığı, düşük glisemik indekse sahip bir gıdadir.
Yapılan bir çalışmada ise Omega yağ asitleri tarafından varlıklı olan Antep fıstığı kullanımının kan plazmalarında HDL artışından ötürü kolesterol seviyesinin azalmasına katkıda bulunduğu belirlenmiştir. Doymamış yağ asitleri kötü kolesterolü (LDL) azaltmaktadır.

Damar tıkanıklığı ile alakalı hastalıkların önlenmesinde rolü vardır. Hem de koroner kalp hastalıkları tehlikesinin azaltılmasına mühimdir. Sodyum içeriğinin düşük; potasyum, kalsiyum ve magnezyum gibi mineral içeriğinin ise yüksek bulunduğundan ötürü kan basıncının düzenlenmesine katkıda bulunur.
Kilo kontrolünde mühim bir yere sahiptir. Yapılan incelemelerde çok sık Antep fıstığı tüketen bireylerin zayıf bulunduğu meydana çıkmıştır.
Afrodizyak tesiri olan Antep fıstığının erkeklerde cinselliği büyük ölçüde tesirlediği belirlenmiştir.

İçeriğindeki bakır nedeniyle demirin bedende basit bir şekilde emilimini sağladığı amacıyla kansızlığa iyi gelebilmektedir. B6 vitamini nedeniyle de kandaki oksijenin taşınmasına yardımcı olabilmektedir.
B6 vitamini sinir düzeneğinin derli toplu çalışması amacıyla lüzumlu olan bir vitamindir. B6 sinir düzeneğinin gereksinimi olan çoğu aminoasidin yapılmasına yardım etmektedir.
İçeriğindeki B6 vitamini yardımıyla bağışıklık düzeneğinin güçlenmesine katkıda bulunarak hastalıklara yakalanma tehlikesinin azalmasına yardımcı olmaktadır.

İçeriğindeki yüksek E vitamininin antioksidan özelliği yardımıyla Alzheimer hastalığının seyrinin yavaşlatılmasında rol oynamaktadır, hücre yenilenmesine katkı sağlamaktadır.
Zengin mineral ve vitamin içeriği nedeniyle bilhassa çocukların tüketmesi gereken bir yemiştir. Sağlıklı bir fiziksel gelişim amacıyla çocukların beslenme programına eklenmelidir.
Antep fıstığındaki A vitamini; kemik gelişimi ile büyüme ve kanserden korumada rol oynamaktadır.