
ARİF SAĞ
1945 senesinde Erzurum’un Aşkale ilçesi Dağlı köyünde dünyaya gelen Sağ, ufak yaşlarından itibaren saz çalmaya başlar… İstanbul’a gelir ve Aksaray Musiki Cemiyeti’nde Nida Tüfekçi’ nin öğrencisi olur. Müzikal altyapısını kısa vakitte oluşturmayı başarır. 1960 ve 70’li seneler Arif Sağ amacıyla müzikte arayış senelerıdır. Arif Sağ’ın , bu devresinin toplumsal hareketlerinin müzikle bağdaşan yanlarından çok, piyasadaki ve resmi kurumlardaki müzik uygulamalarına ağırlık verilen söylenebilir.
60’lı senesinin sonucunda TRT Kurumuna (İstanbul Radyosu) bağlama sanatçısı olarak başladığı senelerde Sağ’ın piyasadaki faaliyetleri de devam etmektedir. 45’lik plak devresi olarak adlandırılan ve aşağı yukarı 20 sene devam eden bu sürecin en parlak simalarındandır Arif Sağ… Çeşitli sanatçılara bağlamasıyla eşlik etmesinin yanısıra, gene bu dönemde- bestelerini de pek çok sanatçıya okutur. Bununla beraber kendi çalıp okuduğu plakları da vardır. Yapılan müzik günümüz terminolojiyle bir tür arabesk- fantazi benzeridir; bestelerinde ise mahalli motifleri ( yer yer pasajları) çok sık kullanır. Bu da onun halk müziğinden kopamadığı gerçeğinin bir diğer göstergesidir.
1976 senesinden itibaren Türk Müziği Devlet Konservatuarı’nda (İTÜ) öğretim görevlisi olarak çalışamaya başlayan Sağ, bu görevinden 1982 senesinde ayrılarak özel çalışmalara ağırlık verdi. Bir çok ünlü sanatçıya kaset çalışmalarında yardımcı olur. Bu özelliğinin yanısıra 10’dan çok kasette sanatçı olarak da ilaveten yer alır. “Muhabbet” serisi, “Resital 1 ve II”, “İnsan Olmaya Geldim”, “Halay”, “Duygular Dönüştü Söze” albümlerinden bazılarıdır.
Yukarıda bildirdiğimiz gibi halk sanatçılarının tümü anonim bir karakter taşır. Genellikle müzik bölümünde şahsi renklere ve üstün yeteneklere çok rastlanmasına rağmen, bağlama çalgısında bir ekol yaratan sanatçı adedi parmakla saseneacak kadar azdır. İşte bunlardan birisi ve -şimdilik – sonuncusu Arif Sağ’dır. Bağlamaya teknik bakımdan hakim bulunduğu kadar Arif Sağ’ın icrası mahalli tavırlar, repertuar ve duygu bakımından da zenginliklerle doludur.
Çeşitli sanatçılara bağlamasıyla eşlik etmesinin yanısıra, gene bu dönemde bestelerini de pek çok sanatçıya okuttu. Bununla beraber kendi çalıp okuduğu plakları da vardır. Yapılan müzik günümüz terminolojiyle bir tür arabesk-fantazi benzeridir. Bestelerinde ise mahalli motifleri (yer yer pasajları) çok sık kullandı. Bu da onun halk müziğinden kopamadığı gerçeğinin bir diğer göstergesidir.
1976 senesinden itibaren İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı’nda öğretim görevlisi olarak çalışamaya başlayan Sağ, bu görevinden 1982 senesinde ayrılarak özel çalışmalara ağırlık verdi.
Birçok ünlü sanatçıya kaset çalışmalarında yardımcı oldu. Bu özelliğinin yanısıra 10’dan çok kasette sanatçı olarak da ilaveten yer aldı. Musa Eroğlu ve Muhlis Akarsu ile beraber başladığı, daha sonra Yavuz Top’un da katılması ile genişleyen Muhabbet isimli seri albüm çalışmaları 1980 ardından Türk halk müziğinin geniş kitlelere yasenemasında mühim katkı sağlamıştır.
1987 ve 1991 senelerı arasında Ankara milletvekilliği yapmıştır ve milletvekillik görevinde tespit edilen ilk sanatçıdır.